aslında ne desem sana bilmiyorum... saçma sapan şeyleri kafana takıyosun diye kızsam mı yoksa haline üzülsem mi ?... kopuk zamanların inadına kapatıyoruz geçen boş zamanı. her an senle dolu olması ne güsel. sen özünde aranılan adamsın aslında ama yüzüne taktığın maske çevrene ördüğün duvarlar seni ulaşılmaz ve güvenilmez kılıyor farkındayım...
belkide sana her anlamda dokunabilen tek insanım...
değer vermek dedin en son.. sence değer vermek nedir?
hayatında tek onun olmasımı?
sadece onunla görüşmen mi?
onu arayı sorman mı?
oturda kendin düşün biraz değer vermek bumu?
tamam haklısın karşına doğru insan çıkmadı ve çok incitildin... insanları bırak hayata kendine güvenin kalmadı...
neden her insanı bir tutmakta ısrarlısın ki? neden her insan farklıdır diye tanımaya çalışmıyosun? neden yanındaki sarıldığın insana baştan güvenip değer vermiyosun hem o sana çok değer verirken... neden herşeyi sil baştan almıyosun?
sen bu kadar acımasız değilsin aslında ...
herkes kendinden kendi yaptıklarından sorumludur...
sen zamanı geri alamazsın.. almış olsan zaten bukadar üzülmezsin ki...
geri dönüp bakmanın hiç bi getirisi yok ki sana... aksine bak senden götürdüklerine.... değermiydi peki verdiğin değere değdimi bukadar üzülmene...
yarın olacak..yeni bi gün başlayacak... güneş yeniden doğacak... en tepede olacak belkide.. hem belki yine hava kapalı olur sen sevmediğin halde.. ve yine akşam olacak... bu süre içinde insanların hep akıllarını kurcalayan bişeylerde olacak... senin aklını kurcalayan konudan daha da önemli..
belki birbirini seven bir çiftin bebekleri olur belkide çok seven insanlar ayrılmak zorunda kalır.. belkide ölüm ayrır.. kim bilir... belkide... belkide...
ihtimaller okadar çok varki ve senin kafana taktığın şey okadar basitki emin ol bukadar kalbini beynini yormana değmez.. hoş zaten değer bişey olsaydı seni bukadar üzmezdi...
sen sıpamsın benim ve senin üzülmen beni en az senin kadar üzecek...
hep sen mi bana nasihat edeceksin...
"-sana bişe sölimmi?
+söle..
-kulaana küpe olsun
+nasihatları pek dinlemem ama söle bakalım?
-bu devirde hiç bişeyi kafana takmıcaksın taktığın zamanda hemen yatıp zıbarcaksın ve unutmaya çalışcaksın
+ben takmam zaten hiç bişeyi çünkü aklıma koyduum herşeyi yaparım " dedik...
bende sana bişe sölim sende bunu küpe yap.. veya felsefe ne istersen artık...
"dün yaşandı ve geçmişe sürüklendi
bugün yaşanıyo geçmişe karışacak
seni ilgilendiren tek şey yarının...
kıymetini bil... geçmişi kurcalama..
hergün açılan yeni sayfanı karala yarının planını yap bu yeter sana...."
belkide sana her anlamda dokunabilen tek insanım...
değer vermek dedin en son.. sence değer vermek nedir?
hayatında tek onun olmasımı?
sadece onunla görüşmen mi?
onu arayı sorman mı?
oturda kendin düşün biraz değer vermek bumu?
tamam haklısın karşına doğru insan çıkmadı ve çok incitildin... insanları bırak hayata kendine güvenin kalmadı...
neden her insanı bir tutmakta ısrarlısın ki? neden her insan farklıdır diye tanımaya çalışmıyosun? neden yanındaki sarıldığın insana baştan güvenip değer vermiyosun hem o sana çok değer verirken... neden herşeyi sil baştan almıyosun?
sen bu kadar acımasız değilsin aslında ...
herkes kendinden kendi yaptıklarından sorumludur...
sen zamanı geri alamazsın.. almış olsan zaten bukadar üzülmezsin ki...
geri dönüp bakmanın hiç bi getirisi yok ki sana... aksine bak senden götürdüklerine.... değermiydi peki verdiğin değere değdimi bukadar üzülmene...
yarın olacak..yeni bi gün başlayacak... güneş yeniden doğacak... en tepede olacak belkide.. hem belki yine hava kapalı olur sen sevmediğin halde.. ve yine akşam olacak... bu süre içinde insanların hep akıllarını kurcalayan bişeylerde olacak... senin aklını kurcalayan konudan daha da önemli..
belki birbirini seven bir çiftin bebekleri olur belkide çok seven insanlar ayrılmak zorunda kalır.. belkide ölüm ayrır.. kim bilir... belkide... belkide...
ihtimaller okadar çok varki ve senin kafana taktığın şey okadar basitki emin ol bukadar kalbini beynini yormana değmez.. hoş zaten değer bişey olsaydı seni bukadar üzmezdi...
sen sıpamsın benim ve senin üzülmen beni en az senin kadar üzecek...
hep sen mi bana nasihat edeceksin...
"-sana bişe sölimmi?
+söle..
-kulaana küpe olsun
+nasihatları pek dinlemem ama söle bakalım?
-bu devirde hiç bişeyi kafana takmıcaksın taktığın zamanda hemen yatıp zıbarcaksın ve unutmaya çalışcaksın
+ben takmam zaten hiç bişeyi çünkü aklıma koyduum herşeyi yaparım " dedik...
bende sana bişe sölim sende bunu küpe yap.. veya felsefe ne istersen artık...
"dün yaşandı ve geçmişe sürüklendi
bugün yaşanıyo geçmişe karışacak
seni ilgilendiren tek şey yarının...
kıymetini bil... geçmişi kurcalama..
hergün açılan yeni sayfanı karala yarının planını yap bu yeter sana...."